Çocuklarda Erken Yaşta Tek Spor Branşı Eğitiminin Zararları
Tenis, Basketbol, Futbol, Voleybol, Cimnastik, Bale vb. Gibi Branşlara başlamasının Gelişimlerine Zararları
Çocukların erken yaşlarda sporla tanıştırılması genelde sağlıklı bir fiziksel, bilişsel ve duygusal gelişim için faydalıdır. Ancak bu, spora başlama yaşının çok düşük olmaması ve çocuğun fiziksel, duygusal gelişimine uygun bir şekilde spor yapması koşuluyla geçerlidir. Gelişim çağındaki çocukların henüz fiziksel süreçleri tamamlanmadığından, motor ve psikomotor becerileri gelişmeden, başlanabilecek her türlü tek branş eğitimi çocuğun gelişimine zarar verebilir.
Özellikle ülkemizde erken yaşta branş eğitimine başlamanın sportif başarıya katkısı olduğu söylense de yapılan araştırmalarda görülmüştür ki, çocukların tek branş eğitimlerinde sportif çoklu becerileri kayıpları yaşanmış, hatta ilerleyen yaşlarda geçmişten kalan hasarlar sebebiyle önemli sakatlıklara maruz kalmışlardır.
Daha basit bir açıklamayla, gelişim çağındaki çocukların (4-8 yaş) henüz motor ve psikomotor becerileri, denge, kuvvet, koordinasyon becerileri gelişmeden tek bir branşa özgü eğitim almaları, bir tekniği öğrenmek için kısıtlı düzeyde aynı hareketlerin tekrarından oluşan çalışmalar sonucunda hem kas hafızasının tek yönlü çalışmasına hem de henüz fiziksel olarak gelişim sürecindeki bir çocuğun kas yapısının hazır olmamasından dolayı kas ve iskelet sisteminde önemli hasarlar oluşmaktadır.
Örneğin: Bir tenis raketiyle yüzlerce hatta binlerce kez vuruş yapan çocuğun kol, bilek, omuz, bel ve birçok deformasyon yaşadığı ilerleyen yaşlarda ortaya çıkacaktır. Bu da çeşitli hareket kısıtlamalarına sebep olmaktadır.
Erken yaşta başlanılan branş eğitimleri aynı zamanda çocukların çoklu becerilerinde hatta çoklu düşünebilme becerilerinde önemli kayıplara sebep olmaktadır. Çünkü henüz birçok alanda sportif yatkınlığa sahip olması gereken çocukları tek düzey aynı hareketlerin tekrarından oluşan bir sürece itmiş oluyoruz.
Gelişmiş ülkelerde “Temel Spor Beceri Eğitimleri” ile çocuklar, fiziksel ve bilişsel gelişimleri tamamlanırken, beceri, denge, koordinasyon, kuvvet, motor ve psikomotor becerileri gelişmiş olur. Bu da branşa hazır olmalarını ve daha kolay öğrenmelerini sağlarken hem fiziksel hem de ruhsal olarak sağlıklı büyümelerine yol açar.
Ülkemizde Avrupa ve Dünya şampiyonlukları yaşayan ve ülkemizdeki en başarılı sporculardan oluşan voleybol Milli takımının sporcularının voleybola başlama yaşlarına baktığımızda 12 yaş ortalamasında olduklarını görürüz. Dünyada birçok branşta olimpik elit sporcuların spora başlama yaşları incelendiğinde buna yakın 9-10 yaş olarak gözlenmektedir.
Çocukların psikolojik dayanıklılıkları ve sürdürülebilir sportif yaşamı içinde önemli bir etkendir.
Spor branşlarının yoğun bir şekilde uygulanması veya çok erken yaşlarda başlanması durumunda dikkat edilmesi gereken bazı olası zararlar şunlardır:
- Fiziksel Zorlama ve Yaralanmalar: Erken yaşta yoğun bir şekilde spor yapmak, çocuğun kas-iskelet sistemine zarar verebilir. Gelişmekte olan kemikler, eklemler ve kaslar, yoğun antrenman ve yarışma temposunda yaralanma riski taşır.
- Psikolojik Baskı: Tek branşta antrenman yapan veya yarışmalara katılan çocuklar, başarı baskısı altında kalabilirler. Bu durum, çocuğun stres, kaygı ve depresyon gibi duygusal sorunlar yaşamasına neden olabilir.
- Sosyal Etkiler: Branşa özgü ve başarıya odaklı bir spor branşı, çocuğun ailesi, arkadaşları ve okul etkinliklerinde sosyal bir baskı ve sorumluluk duygusu yarattığından, çocuğun sosyal becerilerinin gelişimini olumsuz etkiler.
- Tek Yönlü Gelişim: Çocuğun sadece bir spor branşıyla ilgilenmesi, diğer yeteneklerinin ve ilgi alanlarının keşfedilmemesine neden olur. Bu da çocukların yaşam boyu sürdürülebilir sportif yaşamlarını kısıtlar.
Bu nedenlerle, çocukların sporla tanıştırılması önerilirken, bu sürecin dikkatli bir şekilde yönetilmesi önemlidir. Çocuğun yaşı, fiziksel ve duygusal gelişimi dikkate alınarak uygun bir program hazırlanan “Temel Spor Beceri Eğitimleri” programında çocukların spor branşına hazır olmalarına ve birçok alanda gelişmelerine imkan sağlanırken birden fazla spor branşı öğrenmeleri ve diğer ilgi alanlarını keşfetmesine fırsat tanınır. Spor eğitimlerinde öncelikli evre, çocuklar için sporun eğlenceli ve öğretici bir etkinlik olmasıdır.
Gelişim çağındaki çocuklarda ailelerin tıpkı bebekli evrensindeki süreç gibi sportif branşlar içinde sabırlı olmaları ve doğru dönemleri beklemeleri gerekmektedir. Aksi durumda çocuklarda bırakacağımız sosyal, fiziksel ve ruhsal hasarlar ilerleyen yaşlarda önemli sorunlara sebep olabileceği unutulmamalıdır.
Unutmayın: Çocuklarda fiziksel gelişim atletik gelişimi, atletik gelişim sosyal uyumu, sosyal uyum katılımcı olmayı, katılımcı olmak ise öz güveni geliştiren zincirin sıralı halkalarıdır.
DG Akademik bünyesinde yürütülen “Temel Spor Beceri Eğitimleri” programı birçok şehirde ve şubede 3-8 yaş arası çocukların sosyal, bilişsel, fiziksel ve ruhsal gelişimlerini ön planda tutarak bilimin ışığında çalışmalarını sürdürmektedir.
Davut GÜNGÖR